Osmanlıca mülâhaza ne demek?

Mulahaza kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir. “Lehez” kelimesinden türemiştir ve “düşünmek, düşünmek, değerlendirmek ve değerlendirmek” anlamına gelir.

Peyk ne demek Osmanlıca?

Peyk kelimesi Osmanlı’da haberci ve yaya postacılar sınıfını da belirtmek için kullanılırdı.

Saba ne demek Osmanlıca?

saba – Nisanyan Sözlüğü. Arapça ṣbw, ṣabāˀ صباء kökünden gelen bir ödünç kelimedir ve “doğu rüzgarı, gün doğumundan itibaren esen rüzgar” anlamına gelir.

Eski Türkçede sevgili ne demek?

erkek veya kadın sevgili, sevgili, sevilen, sevilen, sevilen.

Müptelâ ne demek Osmanlıca?

Arapçadaki blw kökünden gelen mubtalāˀ مبتلا, “zorluklarla karşılaşan, imtihan edilen” kelimesinden türemiştir.

Mafiha Osmanlıca ne demek?

(ﻣﺎﻓﻴﻬﺎ) i. (Ar. mā “şey” ve fі-hā “onun üzerinde, içinde” ile mā-fі-hā) “Dünya ve dünyadaki her şey” anlamına gelen Dünya ve mâfihâ kelimeleri şu ifadede kullanılmıştır: Allah muhafaza ki ikbâl-i âlem-gîr-i Dünya ve geri kalanlar Allah’ın övüncü olur (Leskofça’dan Gālib).

Peyk-i ecel ne demek?

Peyk-i ecel, Azrail demektir.

Osmanlıca köpek ne demek?

(a.i.c.: kilSb): köpek. (bkz: seg). Dâ-ül-kelb: Hakikat. Kuduz hastalığı. kelb-i akür: kuduz köpek.

Peyk ismi nereden gelir?

Peyk isminin anlamı Osmanlı dönemine dayanır ve günümüze kadar devam eder. Osmanlı İmparatorluğu’nda güvercini takip eden teknoloji olarak kabul edilirdi. Peykler, Osmanlı seyahat evlerinde eğitilen, uzun mesafeleri durmadan seyahat edebilmeleri için dalakları alınan, günde 300 kilometre yol alabilen ve padişahların özel fermanlarını ileten insanlardı.

Bâd-ı Saba ne demek?

Türk tasavvuf şiiri geleneğinde Bad-i Saba, insan ile Tanrı arasında iletişimi sağlayan ilahi bir güç, kutsal bir unsur olarak tanımlanırken, Divan şiiri ve halk şiirinde insanlar arasında iletişimi ve haberleşmeyi sağlama özelliğiyle öne çıkar.

Saba nedir din?

Sebe: Sabahleyin doğudan esen hafif ve yumuşak rüzgar. Sebe Suresi: Kur’an’da Sebe halkını anlatan 34. sure.

Şitâb ne demek Osmanlıca?

(ﺷﺘﺎﺏ) I. (Farsça: shitāb) Hız, telaş: Sen kimsin ey yıkım sarhoşu gölge / Benim sefaletim üzerine koşuyorsun (Tevfik Fikret’ten). Her emri yerine getirmek için bütün kalbiyle ve ruhuyla kararlıdır (Hüseyin R. Gürpınar). ѻ Acele etmek, telaşlanmak: Her akşam yaya olarak kıyıya koşarım (Hüseyin Sîret).

Osmanlıca aşkım ne demek?

Osmanlı Türkçesinde “Aşkım” demiyorlar. Bunun yerine ona “Saadet-i Seniyyem” diyorlardı. Bu “Çok önemli, değerli, yüce” anlamına geliyor.

Eski dilde ilişkiye girmek ne demek?

Zirve. Cima, eski dillerde kullanılan ve insanlarda çiftleşme ve cinsel ilişki anlamına gelen Arapça kökenli bir kelimedir.

Osmanlıda sevgiliye nasıl hitap edilirdi?

Sevgili, birçok farklı isim veya sıfatla anılır, genel olarak can, canan, baston, âşık, sultan, dost, sevgili, afitab, mihr-rû, gün-yüzyüz, âşık, meşuk, meh-rû, melek, nigâr… (Tolasa 2001, 149) gibi isimlerle anılır; bir felaket olarak nitelendirilir (Pala 2004, 8).

Müsellâh ne demek Osmanlıca?

Arapça musallaḥ مسلّح “donanımlı, donanımlı, silahlı” kökünden gelen bir kelimedir.

Indi mülahaza ne demek?

Bir konu üzerinde emin oluncaya kadar düşünmek, üzerinde düşünmeyi gerektirir.

Mütekasif ne demek Osmanlıca?

(Ar. tekāѕuf “konsantre olmak” mutekāѕif kelimesinden) Yoğunlaşmış, yoğunlaşmış, yoğunlaşmıştı: Artık ortalık tamamen kararmıştı, iki arkadaş birbirlerini gölgeler olarak görüyorlardı (Hâlit Z. Uşaklıgil).

Münkat ne demek Osmanlıca?

Aralıklı ve aralıklı. Ayrı, aralarında hiçbir bağlantı yok. Herkesten ayrı ve bir kişiye bağlı kalan.

Tavsiyeli Bağlantılar: Böğürtlen Ismi Nereden